Banka Ve Kredi Kurumlarının Dolandırıcılık Suçu

YARGITAY
15. CEZA DAİRESİ
Tarih : 19.06.2014
Esas No : 2012/19700
Karar No : 2014/12393
- BANKA VEYA KREDİ KURUMLARININ ARAÇ OLARAK KULLANILMASI SURETİYLE DOLANDIRICILIK SUÇU
- ALDATMA YETENEĞİNİN BULUNUP BULUNMADIĞININ TAKDİR VE TAYİNİNİN HAKİME AİT OLDUĞU
- EKSİK İNCELEME İLE HÜKÜM TESİSİNİN İSABETSİZLİĞİ
ÖZET: SANIĞIN, KEŞİDECİNİN İŞ YERİNDEN BOŞ OLARAK ÇALINAN SUÇA KONU ÇEKİ BİR ŞEKİLDE ELE GEÇİRİP, YAPMIŞ OLDUĞU ALIŞ VERİŞ KARŞILIĞINDA KATILANA DOLU OLARAK VE CİRO ATIP VERMEK SURETİYLE BANKAYI ARAÇ OLARAK KULLANMAK SURETİYLE DOLANDIRICILIK VE RESMİ BELGEDE SAHTECİLİK SUÇLARINI İŞLEDİĞİNİN İDDİA EDİLDİĞİ SOMUT OLAYDA; ÇEK ASLININ DOSYAYA GETİRTİLEREK, ALDATMA YETENEĞİNİN BULUNUP BULUNMADIĞININ TAKDİR VE TAYİNİNİN HAKİME AİT OLDUĞU DA DİKKATE ALINARAK, SÖZ KONUSU ÇEKİN MAHKEME HEYETİ TARAFINDAN İNCELENİP, ÖZELLİKLERİ ZAPTA GEÇİRİLDİKTEN SONRA, SANIĞIN HUKUKİ DURUMUNUN TAKDİR VE TAYİNİ YERİNE, EKSİK İNCELEME İLE HÜKÜM TESİSİ İSABETSİZDİR.
DAVA VE KARAR: Dosya incelenerek gereği düşünüldü,
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için;
Failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçu, TCK'nın 158/1-f maddesinde düzenlenmiştir. Maddenin gerekçesinde de; Dolandırıcılık suçunun, bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle işlenmesi de, birinci fıkranın (f) bendinde bu suçun bir nitelikli unsuru olarak kabul edilmiştir. Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının, özellikle bu kurum ve kuruluşları temsil edenlerin, kurum ve kuruluşları adına hareket eden kişilerin, başkalarını kolaylıkla aldatabilmeleri bir güven kurumu olan bu kuruma güvenin sarsılması bu kurumların araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunu, nitelikli hal saymıştır.
Bilişim sisteminin aldatılmasından söz edilemeyeceği için, ancak bu sistemin araç olarak kullanılarak bir insanın aldatılması yani dolandırılması halinde bu bendin uygulanması mümkündür. Aksi halde yani sisteme girilerek bir kişi aldatılmayıp sistemden yararlanılarak çıkar sağlanmışsa bilişim suçu veya bilişim sistemi kullanılmak suretiyle hırsızlık suçunun oluşması söz konusu olacaktır.
Bilişim sisteminden maksat, verileri toplayıp, yerleştirdikten sonra bunları otomatik işlemlere tabi tutma olanağını veren manyetik sistemlerdir. Günümüzde bilişim sistemleri ile sesli-görüntülü haberleşme, elektronik imzanın kabulü, yeni ticari ilişkiler, internet bankacılığı hizmeti ile para transferleri ve bunlar gibi pek çok yenilik toplumsal hayata girmiş, bilişim gerek iş gerekse günlük hayatta vazgeçilemeyecek kadar önemli bir noktaya ulaşmış, bilişim teknolojileri daha hızlı ve ucuz bir nitelik arz etmesi nedeniyle, klasik yöntemlere nazaran daha fazla tercih edilir duruma gelmiştir. Bu sistemlerin güvenle kullanılması, aynı anda hızlı ve kolayca birçok kişi tarafından ulaşılması ve diğer taraftaki failin kontrol imkanını azaltması nedeniyle nitelikli hal sayılmıştır.
Banka ya da kredi kurumlarının araç olarak kullanıldığından söz edilebilmesi için, dolandırıcılık fiili gerçekleştirilirken bankaların olağan faaliyetlerinden ya da bu faaliyeti yürüten süjelerden hileli araçlar kullanılarak yararlanılması veya banka ve kredi kurumlarının olağan faaliyetleri nedeniyle üretmiş oldukları maddi varlıkların suçta araç kullanılarak haksız çıkarın elde edilmesi gerekir. Bankaların, ödeme aracı olarak kullanılması halinde bu fıkra uygulanamayacaktır.
Sanığın, keşidecinin iş yerinden boş olarak çalınan suça konu çeki bir şekilde ele geçirip, yapmış olduğu alış veriş karşılığında katılana dolu olarak ve ciro atıp vermek suretiyle bankayı araç olarak kullanmak suretiyle dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediğinin iddia edildiği somut olayda; çek aslının dosyaya getirtilerek, aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdir ve tayininin hakime ait olduğu da dikkate alınarak, söz konusu çekin mahkeme heyeti tarafından incelenip, özellikleri zapta geçirildikten sonra, sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini yerine, eksik inceleme ile hüküm tesisi,
Kabule göre;
1-) İddianame ile talep edilmediği halde, ek savunma hakkı tanınmadan sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nm 158/1. maddesinin son cümlesi uygulanmak suretiyle 5271 sayılı CMK'nın 226. maddesine muhalefet edilmesi,
2-) Suçtan elde edilen haksız menfaatin katılandan alınan malzemelerin bedeli olan 8439 TL olmasına rağmen, çek bedelinin tamamı esas alınarak TCK'nın 158/1. maddesinin son cümlesinden uygulama yapılması,
SONUÇ: Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca bozulmasına, 19.06.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
İzmirdedektiflik.com içeriğinde yayınlanan Özel Dedektiflik bilgileri Bilal KARTAL tarafından yazılmıştır. Bu yazıların tüm telif hakları İzmir Dedektiflik Hizmetleri A.Ş ye aittir. Tüm yazı ve içerikler aidiyet tescili bakımından elektronik imzalı zaman damgası ile mühürlenmiştir. Sitemizdeki yazı ve içeriklerin yazılı izin alınmadan bir kısmı veya tamamı kopyalanarak başka web sitesi, yazılı ve görsel yayın organlarında yayınlanması durumda FSEK kapsamında işlem yapılarak her türlü yasal haklarımızı kullanarak 5846 Kanun numaralı FiKiR VE SANAT ESERLERİ KANUNU ile TÜRK CEZA KANUNU İLGİLİ MADDELERİ UYARINCA hukuki ve cezai yasal işlemler başlatılacaktır. Ayrıca tüm site içeriğinde bulunmakta olan Özel Dedektiflik bilgileri uluslararası DMCA fikir hakları sistemi ile korunmakta olup, web sitemizde yayınlanan makaleleri izinsiz olarak kısmen veya tamamen alıntı yapan değiştirerek yayınlayan tüm web sitelerini Google ve benzeri arama motorları sıralama listelerinden süresiz olarak kaldırmaktadır. Diğer kanun maddeleri hukuki makaleler, dilekçeler, hukuki içerik ve bilgiler Sayın avukatların göndermiş olduğu paylaşımlardan, baro dergilerinden, kanun kitaplarından ve hukuki yayın yapan web sitelerinden alınarak okurlarımızla paylaşılan bilgilerdir. Bu bilgilerin sahiplerinden izinsiz olarak kullanılmasıda yasal sorunlarla karşılaşmanıza neden olabilir. Saygılarımızla.