Yargıtay Kararları

Silahlı Terör Örgütüne Üye Olmak

.YARGITAY

16. CEZA DAİRESİ

Tarih :  17.12.2018

Esas No : 2018/5267

Karar No :  2018/5170

- SİLAHLI TERÖR ÖRGÜTÜNE ÜYE OLMA SUÇU

ÖZET: TEMYİZ AŞAMASINDA DOSYA İÇERİSİNE KONULDUĞU ANLAŞILAN VE SANIĞIN BYLOCK KULLANICISI OLDUĞUNU BİLDİREN AYRINTILI BYLOCK TESPİT VE DEĞERLENDİRME TUTANAĞININ CMK'NIN İLGİLİ MADDESİ UYARINCA DURUŞMADA SANIK VE MÜDAFİİNE OKUNARAK DİYECEKLERİ SORULDUKTAN VE GEREKİRSE BU TUTANAKTAKİ SANIĞIN GRUBUNDA YER ALAN İSİMLERİ YAZILI KİŞİLERİN DE SANIK HAKKINDAKİ BEYANLARI TESPİT EDİLDİKTEN SONRA DEĞERLENDİRİLEREK YARGILAMAYA DEVAMLA BİR HÜKÜM KURULMASI GEREKİRKEN, TEM ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN DÜZENLENEN YETERSİZ BELGELERE DAYANARAK VE SANIĞIN BYLOCK KULLANICISI OLDUĞUNA DAİR AYRINTILI BYLOCK TESPİT VE DEĞERLENDİRME RAPORUNUN DOSYAYA GELMESİ BEKLENİLMEDEN VE DEĞERLENDİRİLMEDEN KARAR VERİLMESİ KANUNA AYKIRI OLDUĞUNDAN HÜKMÜN BU SEBEPLERDEN DOLAYI BOZULMASINA KARAR VERİLMİŞTİR.

DAVA: Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;

Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK'nın 299/1. maddesi uyarınca Reddine,

Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;

Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;

1) Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24/04/2017 tarih ve 2015/3 Esas 2017/3 Karar sayılı kararında bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle; örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olduğunun kabul edildiği dikkate alınarak, somut dosyada sanığın bylock kullanıcısı olup olmadığının atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında;

Temyiz aşamasında dosya içerisine konulduğu anlaşılan ve sanığın bylock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme tutanağının CMK'nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunarak diyecekleri sorulduktan ve gerekirse bu tutanaktaki sanığın grubunda yer alan isimleri yazılı kişilerin de sanık hakkındaki beyanları tespit edildikten sonra değerlendirilerek yargılamaya devamla bir hüküm kurulması gerekirken, TEM Şube Müdürlüğü tarafından düzenlenen yetersiz belgelere dayanarak ve sanığın bylock kullanıcısı olduğuna dair ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme raporunun dosyaya gelmesi beklenilmeden ve değerlendirilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,

2) Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, TCK'nın 61/1. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca; suçun işlendiği yer ve zaman ile meydana gelen tehlikenin ağırlığı göz önünde bulundurularak işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde, alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir ceza tayin edilmesi gerekirken temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan makul suretle ayrılmak yerine teşdidin derecesinde yanılgıya düşülerek fazla ceza tayin edilmesi,

3) Kabul ve uygulamaya göre de;

a) İlk derece mahkemesince “örgüt ideolojisinin aşılanması, örgüte eleman kazandırılması ve örgüte finansal destek sağlanması amacıyla periyodik aralıklarla yapılan örgütsel toplantılara katıldığı, bu toplantılarda burs, himmet, kurban parası adı altında paralar toplandığı, toplanan yardım paralarının elden alındığı, herhangi bir kayıt tutulmadığı, kendisinin de bu kapsamda destek olduğu” şeklinde dosya kapsamıyla örtüşmeyen gerekçeye yer verilmesi,

b) Sanığın çocuğunu örgüte müzahir dershaneye göndermesinin örgütsel faaliyet kapsamında kabul edilemeyeceğinin gözetilmemesi,

SONUÇ: Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı Bozulmasına, verilen ceza miktarı ile tutuklulukta geçirilen süre ve mevcut delil durumu dikkate alınarak sanık müdafiinin tahliye talebinin reddine, 17/12/2018 tarihinde oybirliği ile karar verilmiştir.

Önemli Uyarı

İzmirdedektiflik.com içeriğinde yayınlanan Özel Dedektiflik bilgileri Bilal KARTAL tarafından yazılmıştır. Bu yazıların  tüm telif hakları İzmir Dedektiflik Hizmetleri A.Ş ye aittir. Tüm yazı ve içerikler aidiyet tescili bakımından elektronik imzalı zaman damgası ile mühürlenmiştir. Sitemizdeki yazı ve içeriklerin yazılı izin alınmadan bir kısmı veya tamamı kopyalanarak başka web sitesi, yazılı ve görsel yayın organlarında yayınlanması durumda FSEK kapsamında işlem yapılarak her türlü yasal haklarımızı kullanarak 5846 Kanun numaralı FiKiR VE SANAT ESERLERİ KANUNU ile TÜRK CEZA KANUNU İLGİLİ MADDELERİ UYARINCA hukuki ve cezai yasal işlemler başlatılacaktır.  Ayrıca tüm site içeriğinde bulunmakta olan Özel Dedektiflik bilgileri uluslararası DMCA fikir hakları sistemi ile korunmakta olup, web sitemizde yayınlanan makaleleri izinsiz olarak kısmen veya tamamen alıntı yapan değiştirerek yayınlayan tüm web sitelerini Google ve benzeri arama motorları sıralama listelerinden süresiz olarak kaldırmaktadır. Diğer kanun maddeleri hukuki makaleler, dilekçeler, hukuki içerik ve bilgiler Sayın avukatların göndermiş olduğu paylaşımlardan, baro dergilerinden, kanun kitaplarından ve hukuki yayın yapan web sitelerinden alınarak okurlarımızla paylaşılan bilgilerdir. Bu bilgilerin sahiplerinden izinsiz olarak kullanılmasıda yasal sorunlarla karşılaşmanıza neden olabilir. Saygılarımızla.



Web sitemizde yayınlanan tüm makalelerdeki hukuki bilgiler sayın avukatlar tarafından gönderilen değerli hukuk bilgileridir.


Copyright © 2018 | İzmir Özel Dedektiflik Bürosu | İzmir de Yasal Eş Takibi 444 7 635 Tüm Hakları Saklıdır.

iz ajans
WHATSAPP
ile iletişime geç